hekimanne'den cennetin anahtarı

Bayram ne ola ki?

01:48

Bir bayram yazısı yazmaya karar verdiğim zaman, ilk aklıma gelen, katledilmelerine katkım olan tüm hayvanlardan özür dileyerek başlamak oldu

Ben, bir inancın ve geleneğin içine doğdum herkes gibi. Çocukken, her şeyi sevmenin kolay olduğu yıllarda bayramları da sevdim. El öpmeyi pek sevmezdim, samimiyetsiz gelirdi. El öpme karşılığında verilen mendil, lokum, harçlık...onlar güzeldi tabii. Kurban bayramlarında, aldıkları koyuna dokunmak istemezdim. Öldürecekleri koyunun başını okşamalarına anlam veremezdim. Ama etini yerdim , her yaşımda kavurmayı sevmişimdir. Babamın işe gitmediği, anneannem, dedem, ablalarım hep beraber eğlenilen günlerdi benim bayramlarım. Eğer, bayram kışa geldiyse, gece tel helva( pişmaniye) yapılırdı. Yıllar sonra, o seremoniyi Japonların çay hazırlamasına benzetmişimdir. O kadar eğlenirdim ki, bir gün önce kesilmiş koyunu unutur giderdim. Kendim karar verip, uygulama aşamasına gelince de, yaşadığım ortam gereği koyun katliamına devam ettik. Hatta artık, o inancı ve geleneği sorgulamaya başlayıp, reddettiğim zamanlar bile, kesilme anına tanık olmasam da, o eti yedim. Bir bayram yazısı yazmaya karar verdiğim zaman, ilk aklıma gelen, katledilmelerine katkım olan tüm hayvanlardan özür dileyerek başlamak oldu. Bu da ne kadar samimi bilemiyorum. Görmediğim bir yerde kesilip, market reyonuna konulunca farklı mı oluyor? Vegan beslenmeyi denemedim hiç. Denemeli miyim bilmem. Ancak, çok iyi biliyorum ki, bir daha asla, benim aracılığımla bir hayvanın boğazlanmasına izin vermem. Bunun dışında bayramlar, festivaller, kutlamalar lazım. Durup nefes almak için, sevdiklerine dokunmak için, rutinin dışına çıkmak için, hediye almak, hediye vermek için lazım. Bayram olması için, bayram gibi hissetmek için, insan ya da hayvan kimseyi incitmeyelim. Güzelliklerle, aşkla, sözle, sohbetle, misafirli sofralarla dolu olsun bayramınız.

Bİ DE BUNLAR VAR

0 yorum