hekimanne gezerken

Yusuf Üçlemesi

12:07

Sessizliğin gürültüsü


Bir ekşi sözlük yazarı, Yusuf Üçlemesi'ni seyretmiş ve böyle söylemiş'' Sessizliğin Gürültüsü''. Çevrileli yıllar olmuş ama ben bu üçlemeyi yeni seyrettim, hem de üçünü üst üste. Semih Kaplanoğlu senarist, yönetmen, film yapımcısı. Hekim gözüyle diyorum ki, Kaplanoğlu doktor olsaydı, mutlaka radyolog olurdu . Bir radyolog gibi bakmış kahramanlarının taaa içine.

Yusuf İstanbul'da sahaflık yapıyor, annesinin ölüm haberi üzerine, gençliğinin geçtiği Tire'ye geliyor. Bu yolculuk, aynı zamanda geçmişe bir yolculuk, yitirilmiş bir yüreğin bulunması öyküsü. Onun için film çekim sırası, günümüzden geçmişe doğru gidiyor. Yusuf'un gençliğine ve çocukluğuna olan bu duygu dolu, naif yolculuktan üç tane film çıkıyor. Yumurta(2007), Süt(2008), Bal(2010).

Semih Kaplanoğlu, Balıkesir'den İzmir'e doğru taşralı bir şairle yolculuk etmiş. Öykü, bu sohbetten doğmuş. Yusuf'un çocukluğunu Bal'da seyrediyoruz. Bal, Çamlıhemşin Şalpazarı Sis Dağı ve Keserlik Yaylası'nda çekilmiş. Sanki görsel bir şölen, Financial Times bir yorumunda, Bal için büyüleyici demiş. Bal filmi Berlin'de Altın Ayı, Adana'da Altın Koza almış.

Süt filminde Tire'deyiz. Yusuf'un gençlik yılları, artık o askerlik çağında ama mesleksiz, şiir yazan bir sütçü. Süt satmakta, şiir yazmakta, kalmakta, gitmekte, tümünde başarısız. Açmazda, sıkışmış bir halde, tek isteği kaçıp gitmek.

Ve Yumurta, Yusuf artık günümüzde, İstanbul'a gitmiş, pek kimse önemsemese de şiir kitabı basılmış, annesinin ölüm haberiyle, birkaç günlüğüne Tire'ye dönüyor. Yumurta, Yusuf'un ev arayışını anlatıyor. Başlangıçta kendisi bilmese de kaçtığı taşra onun yuvası. Yumurta'da Antalya'da Altın Portakal almış.

Yusuf karakterine Bal'da Bora Altaş, Süt'de Melih Selçuk, Yumurta'da Nejat İşler hayat vermiş. Hepsini çok sevdim. Yusuf'a bazen sarılıp teselli etmek, bazen omuzlarından sarsıp hadi çabuk ol demek istedim. Filmlerde müzik yok, ya da şöyle söylemeliyim, en güzel müzik var, doğanın sesi. Tam ne anlama geldiğini anlamasam da, Yusuf babasının hastalığını taşıyor, Bal'da babasının, Süt ve Yumurta'da Yusuf'un epilepsi( sara) nöbetlerini görüyoruz. Yine üç filmde de Yusuf'un soyadı değişik. Köksal-Güner-Özbek. Burada Kaplanoğlu ne demek istemiş yine anlamadım. Kolayca seyredilen, tüketilen ve seyir sonrası hızla unutulan filmlerden değil bunlar. Hatta Yumurta için, Seçil Büker Ve Hasan Akbulut ''Yumurta Ruha Yolculuk'' diye bir film okuma kitabı yazmışlar. Büyük ödüllerin dışında, üç filmin de onlarca ödülü var. Mutlaka seyredin .

Seyir sonrası aklıma düştü, bir yerlerden aklımda kalmış bir cümle var  ''Hazineniz yüreğinizin olduğu yerdedir''

Bİ DE BUNLAR VAR

0 yorum